

MÜZAKERE SONRASI KIBRIS,,,
Kısa bir hatırlatma Kıbrıs’ta tüm şer güçler Derviş Eroğlu seçilmesin diye uğraştı ve kim olursa olsun Eroğlu olmasın blok’u bu AKINCI denilen zatı seçti, ikinci turda bunda ittifak ettiler.


Akışkan Modernite
Polonyalı Sosyolog Zygmunt Bauman 9 Ocakta vefat ediyor, literatüre “Akışkan Modernite” diye bir kavram çakıyor bu 92´lik filozof.
Bilhassa sosyal medya ya da insanların medya maymunu rolüne soyunmasından sonra toplum, insan eskitir olmuş. Bir şarkı sözüyle şöhret olup sonra yok olan, bir dizi film ile asansörle şöhretin zirvesine taşınan ama sonra buharlaşan köpük kişiliklerle son onlu yıllarda çok karşılaştık. Eskilerin “yüz eskimesi” dediği konu da belki bu muydu?


Mürted, Akıncı ve Kıbrıs
Biz kötü bir fiili çağrıştırıyor diyerek Mürted hava üssümüzün adını Akıncı koymuşuz.
Kıbrıs´ın başındaki AKINCI da olmadık ve olmayacak fiiller ile kendisini Mürted mi ilan ettirmek ister, lanetle mi anılmak ister?
Bir Akıncı´nın adını tekrar Mürted yaptık, ikinciyi de mi yaptırmak ister?
Türkiye´de okumuş, uzun yıllar ve uzun zaman Amerika´da yaşamış AKINCI; “Kıbrıs´ı Rum´a vermek, kızını Rum´a vermek kadar basit ve kolay bir olay değildir.”


‘Kıbrıs’ı sahipleniyoruz
42 yıldır sürmekte olan Kıbrıs görüşmelerinde sona yaklaşıldığı bu aşamada, dün Atatürk Florya Köşkü’nde Kıbrıs’la ilgili bir toplantı yapıldı.
‘Kıbrıs’ı Sahipleniyoruz’ başlıklı toplantı masasında Atatürk’ün şu sözü yer alıyordu: “Efendiler, Kıbrıs düşman elinde bulunduğu sürece ikmal yollarımız tıkanır. Kıbrıs’a dikkat ediniz, bu ada bizim için çok önemlidir.”
Sanayici Şaban Gülbahar’ın önderliğindeki yuvarlak masa toplantısına 21 Sivil Toplum Örgütü’nün başkanı ve temsilcileri katıldı. Vakıf ve STK’ların, Kıbrıs görüşmeleri için bir ortak görüş deklarasyonu yayınlayacakları belirtiliyor.


İSTAVROZ AKIL
Bir dizi terör silsilesi yaşıyoruz.
Tarih düşürelim, 2016 Aralık
Anayasa yapmaya çalışıyoruz.
Devlet Başkanlığı modeline geçmeye uğraşıyoruz.
Rus akrabalarımızla barıştık, kaldığımız yerden daha ileri ilişkiler kurmaya niyetliyiz.


EY ORYANTALİSTLER ve UZANTILARI
Sanmayın ki bilmiyoruz, Timsah gözyaşlarınızı ziyan etmeyiniz; numaradan rolünüzü yemiyoruz.
Dün “Dağdan insin, Ova’da siyaset yapsınlar” söyleminde olan danışmanlar; Bu gün meclistesiniz durum oradan nasıl gözüküyor.
Ölenler Şehidimiz, kalanlar Gazimizdir, bıraktıkları emanetimiz, haremi ismetimiz, göz bebeğimizdir.
Zaman ağlamak zamanı değil, Çözüm bulmak zamanıdır.
Çözüm yaptıranı evinde rahat uyutmamaktır.
Yalçın KOÇAK


REVAL’den BERİSİ…
IMF borçlarını kapatmış bir Türkiye AB sınırları dışında mali olarak sömürülmeyen bir yapıdır. Hasta adam iyileşmeye mi başladı ne? Sorusu ve korkusuyla, nezaret altındadır.
Yazdık yetmedi, televizyon programlarında söyledik S&P, Moddy’s ve Fich tam anlamıyla ekonomik tetikçilik kuruluşlarıdır ve mali kredi notlarında tam anlamıyla pislik yapmaktadırlar.
Sömürücü kemirgenlerin öncü kuvvetleridirler.


REKTÖRLÜK MANİFESTOSU
Köyünden gelmiş şehre, ne bir tiyatro, ne sinema, ne stat, ne bir eğlence görmüş. Ne sevda bilir, ne sevgi. Kurslarda, burslarla okutulmuş, profesör edilmiş, şimdi de rektör ediyoruz, ne bekliyoruz?
İlim ya zenginliğin himayesinde, ya da devletin terekesinde gelişir. Bizim yarım alimler devleti de ele geçirip dünyalık sevdasındadırlar, oysa Mevla “zenginliği istediğime, ilmi isteyene veririm” buyurur. İnançlı, inançsızlık çok kötü bir şeydir, adamı eksensiz yapar, rahlesiz, kıblesiz yapar.